Kafkaslara sınır Kuzey kenti Ardahan’ın da içinde bulunduğu Doğu ve Güneydoğu da yaşanan ve ülkeyi sıkıntıya soktuğu belirtilen sorunun yani adına Kürt sorunu denen sorunla ilgili görüşmelerin yeniden sürdüğü bir sırada Kandil'i Öcalan'ın 'kongreniz yapın' çağrısına olumlu bakışı ülke de bölgede ki sosyal, siyasal, ekonomik beklentileri hızlandıracağı da belirtildiği bir esnada 19 Mart'ta İBB'ye yönelik yapılan bir operasyonla ülke yeniden gerilip, şoke oluyor.
Ve bu şok yetmiyor bu kez İmamoğlu'na sözde desteğe gelen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mahsur Yavaş İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınması sonrası geldiği Saraçhane'de yaptığı açıklamada, "Dün doğuda bir yerde bana göre paçavra olan bayraklar sallanırken, o mitinge (Newroz'a) gidenlere pamuk şekerleri verildi. Emniyet güçlerinden buradaki gençlere de pamuk şekeri ikram etmelerini bekliyoruz" ifadelerini kullanıyor.
Yani, Bahçeli'nin el uzatması ile başlayan, kurucu lider denmeye başlanan Öcalan'lı İmralı'da gelen olumlu cevabın kandilde yankı bulmasıyla ile kar çiçeği kardelenlerini yeniden yeşertirken ve en önemlisi İsrail, Amerika ve 'dış güçler' denenlerin gazı ile yaşanması muhtemel iç çatışmaları durması, barışa yönelik harcanan enerjinin barış ve kardeşlin simgesi olan pamuk şekerli Newroz ile ülke ekonomisine olumlu yönde yansıyacağını umut ettiğimiz bir esnada bu iki son gelişme ile Yavaş'ın şok eden yavaşlatması ile yeniden başa sarıyor gibiyiz..
Çünkü bunlar yetmezmiş gibi CHP 15 milyon oy dediği benim ise 'ülkede yaşanan onca anti demokratik gelişmelere karşı memleketimin plakası olan 75 milyon insanın tepkisidir' dediğim bir sırada günlerde gözaltında tutulup, sayfalar dolusu suçlama ve ifadeler ardından önce savcılıklara sonra da tutuklanmaları için hakimler karşısına çıkarılıyordular.
Ve Erdoğan'ın karşısında en güçlü aday denen Demirtaş gibi 'CHP'nin Cumhurbaşkanı adayıdır..' denen İmamoğlu'na yönelik seçim sandıklarına oylar atılırken İmamoğlu ve arkadaşları da Demirtaş ve arkadaşları gibi hapse, duvarları soğuk denen Silivri'ye atılıyordu.
Yani ülkemizin kardeşlik ve barış içinde gerçek anlamda kalkınması için 'başlatıldı' denen yeni bir sürecin ve de mücadelenin daha ileriye taşınması için sıranın 'Ülkeyi rahatlatacak olan güçlü bir genel af, hak, hukuk, adalet ve ülke insanına yönelik olarak gereken ekonomik katkıyı sunmak ve refah düzeyinin artması için atılacak olan samimi adımlardadır..' dendiği bir esnada iktidarın onca kayyumdan sonra Saraçhane baskını, iktidar gibi muhalefet partisi ulusalcılar yetmez gibi Yavaş zihniyeti ile sarılan CHP'nin DEM ve Kürtlerle olan ve zaten pamuk ipliği ile yürütülen ilişkileri, görüşmeleri devam ederken bunca yaşanan olumsuzluklar dolaysıyla dokunulduğun da hızla eriyen pamuk şekeri meselesi ile iyiden iyiye şok oluveriyordu.
Kısacası başta son İBB operasyonu ile adım gibi %10 daha fakirleştiği belirtilen ve her gün bir yenisine çöküldüğü pardon çeşitli bahanelerle el konulup, kayyum atandığı söylenen ülkenin iş dünyasını, büyüğünden küçüğüne esnafı rahatlatacak olan 'vergi, sgk, cezalarının da affı da içinde olmak üzere çıkarılacak yeni destek paketleri ile yaratılacak iş istihdamı ve bu tür kuruluşların desteklenmesinin tam zamanıdır' dendiği bir esnada bu yaşanan soğuk duşlar 'umut' diye kurulan rüyaları kabusa çevirip, pamuk iplikli şekeri eritirken, can simdi denen kardeşlik hukukunun garantisi olan barış ipin de iyiden iyiye zayıflatıyor..
Halbuki; Başta bankaların kredi vermede sağlayacakları kolaylıkların yanı sıra tarım, sanayi, turizme yönelik resmi kurumlarında hazırlayacakları projelerle ülke ve bölge insanına yardımcı olması gerekmektedir..Serka, Sodes, AB, Dünya Bankasının imkanları, simitçi zincirine, tüpçüye vergiler gibi geri alınmayan kredi veren Ziraat gibi devlet bankaları, sanayi ve ziraat odaları, şoförler odası, birlikler hatta bir türlü bir arya gelemeyen dernekler de büyük görevler düşerken bu kurum ve kuruluşları desteklemek için kurulan kuruluşların da bürokratik engelleri en alt düzeyde tutup, yatırım için kendilerine sunulan kaynakları bir an önce yatırıma çevirip, işsizliğe, yaşanan göçe karşı harekete geçirmelidirler.
Yani kısacası desteklenmesi gerekenlerin önlerine getirilecek engellerle kösteklenmemesi gerekmektedir. Çünkü bu ülkenin ana sıkıntıları ve en önemlisi de Hakkari'de başlayıp, Esenyrut'a kadar gelen görevden alma, kayyum ve son olarak ülkenin en büyük kentinin belediye başkanı olan İmamoğlu'nun tutuklanmasına mana edilen yolsuzluklar yetmezmiş gibi yoksulluk, işsizlik, yatırım, ıssızlık ve bunların ortadan kalkması için bugüne dek verilmeyen desteklerdir.
Ve yerel de başlayacak olan bu yöndeki desteklerin dolmuş hapishanelerin boşaltılması başta olmak üzere güçlü bir genel affın beklendiği vergi, sgk hatta trafik affının yanında ekonomik desteklerin genele yayılmasının yolunun ekonomik kalkınmada memleketim Ardahan ve diğer doğu illerinin yanı sıra tüm ülkeye yansımasını daha elzem ve şart olduğunu görülmesidir.. Ve bunlar yapılırken yani 'Tam Demokrasi, İnsan hakları, Hak, Hukuk, Adalet, Hibe/Destek' derken bu ülkenin yolunun önünde ki tüm köstekleri samimice atlamak ve bu desteklerin umutla bakılan barışa katkı olmasını umuyor, anlatmak istediklerimizin de anlaşılmasını da umut ediyoruz...
Yorumlar